Balıkesir - Assos (Sarımsaklı keşke sarımsak koksaydı daha iyiydi)

Selamm Beybiler,

Napyosunuz bakalım? İyisinizdir inşallah, bayram tatiliniz nasıl geçti. Biz Balıkesir-Assos aralığındaydık hemen uzatmadan anlatym size.

Önce Akçay'da kaldık. Allahım bu ne kalabalık. Akşamları merkezde zor yürüyorsun, kalabalıktan hiç bir tezgaha bile bakamıyorsun. Vızır vızır insan her yer. Sanırım en kalabalık yazını yaşadı bu sene. Fiyatlar genel olarak uygun gibi, iki şezlong bi şemsiyenin 10 TL olduğunu duyduktan sonra geri kalan herşey pahalı olsa da olur:) Şile'de 60 TL yi duydum ben 60 :)
Neyse efenim malumunuz bu bölgenin suyu biraz soğuk oluyor. Ama Akçay cidden çok soğuktu. Her yer deniz zaten bulduğunuz yere kurulun:) Biz ara bi yer bulduk çok güzeldi soğuktu ama suyu güzeldi. Şaşırtıcı olan Akçay'ın suyu bana Kıbrıs'tan bile tuzlu geldi. Özellikle Akçay'ınki ama. Akşamları merkeze indiğinizde dondurmanızı Roma Tadım Dondurmacısında yiyin, yanında kocaman Vardar Dondurmacısı var ama onu pek önermiyorlar en güzeli Romaymış. Zaten kuyruğu görürsünüz. Her yerde Karadut suyu satan yerler var, tadı şahane. En tatlı karpuzu da burada yedim sanırım.
Sonracığıma efenim gitmeyenlere kötü bi haberim var Sarımsaklı bu zamana kadar girdiğim en kötü denizdi. Sadece adı için gitmeyin hiç gerek yok. Hem pis hem çok kötü kokuyodu. Pisliği yosun ve yapraklardı. Onları es geçebilirim ama kokusu gerçekten kötüydü. Hiç bir özelliği yok. Plajdaki çardakların fiyatı da 200 TL, onu da belirtiym :)
O meşhur Şeytan Sofrasına da çıktık. Manzarası çok güzel oradaki cafelere bişeyler içmeye gidebilirsiniz. Tepede olduğu için hoş olmuş. Ama tabi biz napmışız kendisine Şeytan lakabını takan Panolepe nin sözde ayak izinin olduğu yeri demir parmaklıklar içine almışız ve her yere çaput bağlamışız, ayak izinin olduğu yere sigara kutuları-izmaritleri atmışız. Bi yeri mahvetmekte üstümüze yoktur. Dilek parası atmışız. Ne kadar bayılıyoruz bu hurafe şeylere ya. Neyse sinirlenmeyeceğim.
Sonra efenim şahane bi yere gittik kendimi ordaki suda bıraktım diyebilirim. Kaz dağlarının eteklerindeki Şahin Deresine. Hasan Boğuldu deresi meşhurmuş ama resimlerden gördüğüm kadarıyla Şahin Deresi kadar güzel değil:) Normalde Kazdağlarının en tepesine çıkmak ücretsizmiş ama böyle bayramda seyranda özel günlerde ücretli çıkıyorsunuz. Jeep safari araçlarıyle çıkılıyor.
Bi kere Balıkesir Belediyesi şahane iş yapmış bir sürü bank koymuş, çeşme yaptırmış. Şahane bir piknik yeri diyebilirim. Mangalınızı isterseniz ayaklarınız derenin içinde yiyin isterseniz suyun dışında doğayı izleyerek. Ama yemeğinizi yedikten sonra aslında sağlıklısı yemekten öncedir:) Şahin deresinin esas yerine gidin. Resimlerde göreceksiniz rengini. Sadece suyun içinden engebeli yollardan gidebiliyorsunuz. Böyle şeylere bayılıyorum ben ya. Çocukla gitmek oldukça zor, elinize taşımak içinde hiç bişey almayın. Rahatça çıkın taşların üstüne. Sonra o muhteşem suya girin. Tabiki deniz gibi değil buz gibi:) Ama bi süre sonra vücudunuz uyuşuyor soğukluğu anlamıyorsunuz:) Eğer Antalyadaki Dim Çayına girdiyseniz bu suya hayli hayli girersiniz. Çok güzeldi ya. Geç saatlere kadar oturabilirsiniz burada ama yanınızda bi fener ışık bişey getirin.

Neyse efenim yine roman yazdım ya ama böyle yazılarda kısa olmuyo ki:)
Bir gün de Assosa gittik giderken zeytinliklerin içinde kahvaltı yaptık karşınızda deniz yanınızda zeytin ağaçları şahane ya. Köylerden geçtik dere tepe düz gittik Assos a ulaştık. Girdiğim en güzel denizlerden biriydi. Berrak tertemiz şahane bir suydu. Mutlaka gidin. Sahilde biraz yürüyüş yaptık kayaların oraya gittiğimizde bir taş vardı tuz gibiydi resmine bakarsınız.
Dönüşte Behramkale ye çıktık hava bayağı kararmıştı. Tatlı tezgahlar vardı, o yaptıkları süslerden çıkan ses karanlıkta biraz ürkütüyor insanı, videosunu da ekleyeceğim bakarsınız. Biraz tepede olduğumuz için mi yoksa tapınakların orda olduğumuz için mi bilmiyorum gökyüzü çok değişik ve ürkütücüydü:) He bi de Şile Bezi satıyolar ya kime neyi satıyosunuz siz heyy :)) Yani heryerdeyiz :))
Tabi geç saatte gittiğimiz için kaleye ve tapınaklara giremedik, ışık olmadığı için, erken saatte gitmemiz gerekiyormuş aklınızda olsun. Siz akşamüstü gidin hava aydınlıken dolaşın sonra karardığında oradaki kafelere oturun.
Sonracığıma en şaşırdığım şey plajlarda lokma tatlısı satılıyordu her yerde lokma tatlısı vardı. En meşhuru Cunda da tabi:)
Başka bir piknik alanı da Edremitte Bedestan Kırcaoğlu Et Piknik alanı. Köftesi mükemmel. Çardakları da çok güzel oldukça geniş ve rahattı. Çardakların resmini çekmemişim siz ona internetten bakıverin:) Sadece tek eksiği hamaklarını yenilemeleri lazım :)
Aaaa beni güldüren bişeyi söylemeyi unuttum Akçay merkezde akşamları insanlar kumun olduğu yere plastik sandalyeleri dizmişler denize doğru oturuyolar çok garibime gitti:) Hatta instagramda paylaşmıştım o resmi:) Yani Kızkulesi de yok karşıda ama nereye bakıyorlar:)
Lunapark'ı küçüktü, aynı tarz şeyler vardı. Bir tane demir bi şey dikmişler ışıklandırmışlar, barfiks çeker gibi 10 dk kalırsan hediye veriyorlar sanırım altın veriyorlardı :) İnsanlar işi biliyor:)
Öyle yani Balıkesir ide böylece bitirdik. Fena değildi ama çok mükemmeldi de diyemeyeceğim. Yine de gidin siz Şahin Deresine gidin, Assos a gidin :)
Bu arada fotoğraflarda çıkan abiler ablalar lütfen okursanız bakarsanız bana dava açmayın, napim fotoğraf çekmek için sizi yerinizden kaldırcak halim yoktu herhalde :)

Fotoğraflara nasıl bakacağınızı söylemem gerek var mı hala:) Üzerine tıklayıp bakıyoruz efenim burdaki dizilişe bakmayın siz :)

Az önce instagram demişken hesaplarımın linklerini de paylaşayım burda;
https://www.instagram.com/cayhaneeblog/
https://www.instagram.com/ozhenna/?hl=tr


Hadi Çaaayyy!